Tırtılın ölüm dediğine usta kelebek der.!!
" Duygularımı anlatacak çok kelime yok be oğul "
TIRTILIN ÖLÜM DEDİĞİ…
Bir küçücük kelime ile insan,
anlatabilseydi yaşamı.
Bir insan ömrünü,
tırtılın yaşamına benzetmez miydi sizce.
Oysa adam gibi adamlar·
Tırtılın ölüm dediğine,
ustalar gibi kelebek demez miydi?
O adam gibi adamlar.
Yaşamı tanıyanlar.
Özgürse uçmanın kıymetini bilmez mi?
Bilmez mi sence renklerin içinde coşkuyu yaşamayı.
Ve benim kıymetlim,
bilmez mi sanıyorsun,
yaşamı öylesine delice sevenlerin,
ömür denilen zaman diliminin,
tırtılın zamanından farkı olmadığını.
Bilmez mi;
O güzel hayat rüzgârında,
özgürce koşmanın tadını.
Ve bilmez mi kelebek olduğunda,
arkasında bırakacağı gözyaşlarının kıymetini.
Bilir, bilir de;
elinden gelen nedir.
Sence bu usta insanın,
var mı tayin etme,
uzatma,
ya da sonsuzu yakalama şansı.
Oysa
o herkesten daha iyi biliyor ki ,
adam gibi adam olmanın
ve
tırtıl kadar bir ömür zamanı için,
üstelik
kelebek olarak yaşamanın zorluğunu.
Ve bilmez mi,
geride bıraktığı sevenlerin kıymetini
ve özleneceğini.
Ve bilmiyor mu sanki gittiği yerden,
o zalim ayrılıktan dolayı,
kendisinin de özleyeceğini.
Levent ERTURHAN Alanya 1998
SEN VE BEN YOKUZ
SEN VE BEN YOKUZ
Bu gün senden ayrılalı,
kaç gün geçti biliyor musun?
Tam tamıma kırk dokuz uzun gün.
Ve ben seni daha da fazla sevdim,
bu günler içerisinde.
Seni bana seni tanıyanlar anlattı.
Ve ben seni bir kez daha tanıdım,
usulca,
sessizce ağlayarak.
Seninle gururlandım,
abası yanık deli misali.
Seninle mağrur mağrur gülümsedim
onlar anlattıkça.
Ama bir an düşündüm,
yere dalgın dalgın bakarak,
bunlar için o kadar geç ki.
Sen yoksun paylaşacak akıl yok.
Sen yoksun senin gülüşün yok.
Ve sen yoksun dalganı geçemiyorsun,
çünkü
artık bende yokum...
Levent ERTURHAN Alanya
09.10.1998
ÖZLEM
Özlem, küçük kelime oğul.
Biz sensiz yapamıyoruz.
İçim acıyor.
Özlem bitiriyor bizi,
çaresizlik, bu özlemi yenmiyor.
Seni çok ama çok özlüyoruz.
Bizden ayrılalı tam bir yıl oldu.
Ben seni dün gibi yanımda hissediyorum.
Her gün, bir film var gözlerimde.
Seninle dolu, ömrümüzün en güzel anıları,
ardı ardına, peşi sıra.
Ve ben, bitmesini hiç istemiyorum bu filmin…
Sevgili evladımız Volkan’ın aramızdan ayrılışının birinci
yılında onu sevgi, özlem ve hasretle anıyoruz.
Sen her zaman kalbimizdesin oğlum..
Levent ,Tülay ,Okan
ERTURHAN
DÜN ÇOCUKTUM
Daha dün çocuktum,
tam dün.
45 yıl önce.
Bu gün yine içimde,
tam kalbimin göbeğinde,
yine çocuğum.
Üstelik sevdiğini yitirmiş bir çocuk…
Levent ERTURHAN
Alanya 1998
CANIM BENİM
Seni kollarımda tuttum…
Sardım,
sessizce, sevgiyle,
canım benim.
Seni sevdim, hem de nasıl…
Ölesiye,
Nasıl bilirdim geride kalacak
tüm bu güzellikler,
canım benim.
Bastıramıyorum artık,
içimdeki ızdırabı mı.
Sessizlik bir çığlık gibi,
boğazımı sıkıyor.
Bağırmak istiyorum,
canım benim…
Levent ERTURHAN
Alanya 1998
TANRIM...
Yaşam bana dik yokuşlarda nasipmiş.
Buna da şükür tanrım.
Biliyorum ki daha dik yokuşlara çıkan insanlarda da var..
Yine de ben onlara göre çok, ama çok şanslıyım.
Yaşamımda birçok insanın,yaşamadıklarını yaşadım
Acı vermiş olabilir, ama sen verdin.
Keder vermiş olabilir, ama sen verdin.
Beni mutlu ettiğin tonla olay var yaşamımda.
Bu da şans, hatta beni sevdiğin için verdin.
Verirken sevindim, aldığında üzüldüm ama,
sana isyan etmedim ve de hiçbir zaman etmeyeceğim.
Sadece senden tek dileğim gözlerimden akan,
yaşları sana isyan kabul etme..
Ben ağlamayı hiç bilmezdim, belki de öğrenmemi sen istedin.
Bunu sen istedin ve olması gerekmiş ki istedin.
Şimdi bunu öğrendim sanıyorum.
Çünkü ağlıyorum...
Levent ERTURHAN
Alanya, Temmuz 1998
O SENİ SEVMİŞTİ
Ne istedin ondan.
Ne istedin benden, kardeşinden,anasından.
Ne zalimlik ettik sana,üstelik o, sana aşıktı.
Bir sigara atsalar senin koynuna, kızardı.
Nutuklar atardı, cahil derdi, o kendini bilmeze.
Ya ben seni görmeden, yaşamın tadı yok derdim.
Geceleri senin yakamozlarını,hayat sanırdım, sesini dinlerdim.
Sensiz yaşamın anlamı yok derdim.
Sen ne yaptın bu sevgimiz karşısında?
Bizi vurdun, onu aldın ,bizi üzdün,
onun yaşamını çaldın, yaşamımızı anlamsız kıldın....
Levent Erturhan
Alanya Ekim 1998